Oturma (Sükna) Hakkı ve Önemi Nedir?

Oturma (Sükna) Hakkı ve Önemi Nedir?

Sükna (oturma) hakkının, özellikle gayrimenkul hukukunda ve aile hukukunda kendini gösterir. Bu hakkın temel amacı, bireylere, özellikle yaşlı veya bakıma muhtaç kişilere, yaşamlarının sonuna kadar güvenceli bir yaşam alanı sağlamaktır. Sükna hakkı sayesinde, mülk sahipleri, mülklerini miras yoluyla devrederken veya satarken, kendilerine veya belirledikleri kişilere bu mülk üzerinde oturma hakkını saklı tutabilirler.

Oturma hakkının önemi, aile içinde nesiller arası destek ve güvenliğin sağlanmasında yatmaktadır. Örneğin, bir ebeveyn, mülkünü çocuklarına devrederken, kendisine ömür boyu oturma hakkını saklı tutarak yaşlılık döneminde barınma güvencesi elde edebilir. Böylece, mülk sahibi yaşamının ilerleyen yıllarında da kendi evinde yaşama hakkına sahip olur.

Ayrıca, sükna hakkı, mülk sahiplerine mülklerini yönetirken esneklik sağlar. Özellikle mali yükümlülükler ve bakım gereksinimleri göz önünde bulundurulduğunda, bu hak, mülk sahiplerine ve hak sahiplerine ekonomik ve sosyal güvenlik sunar.

Son olarak, sükna hakkı, miras planlaması ve aile hukuku açısından da önemlidir. Miras bırakılacak mülklerin yönetiminde, aile üyeleri arasında uyum ve adaletin sağlanmasına katkıda bulunur. Dolayısıyla, sükna hakkı, hem mülk sahibinin hem de aile bireylerinin menfaatlerini koruyan ve dengeli bir çözüm sunan bir hukuki araç olarak öne çıkar.

Sükna Hakkı Özellikleri

Sükna hakkı özellikleri, oturma hakkının hem mülk sahipleri hem de hak sahipleri için nasıl önemli bir araç olduğunu göstermektedir. İşte detayları:

  • Kişisel Hak Olması: Sükna hakkı, kişisel bir haktır ve genellikle belirli kişilere özeldir. Bu hak, genelde mülk sahibinin kendisi, eşi veya diğer aile üyeleri gibi belirli bireylere tanınır.
  • Devredilemezlik ve Miras Yoluyla Geçiş: Bu hak genellikle devredilemez, ancak miras yoluyla geçebilir. Mülk sahibi vefat ettiğinde, sükna hakkı mirasçılara geçebilir.
  • Sınırlı Süreli veya Ömür Boyu Olabilir: Sükna hakkı, belirlenen bir süre için veya hak sahibinin ömrü boyunca geçerli olabilir. Bu, anlaşmanın koşullarına ve tarafların ihtiyaçlarına bağlıdır.
  • Mülkiyet Hakkını Etkilemez: Sükna hakkı, mülkün mülkiyet hakkını değiştirmez. Mülk sahibi, mülk üzerindeki kontrolünü korurken, hak sahibi sadece oturma hakkına sahip olur.
  • Kısıtlamalar ve Yükümlülükler: Sükna hakkı, belirli kısıtlamalar ve yükümlülükler içerebilir. Örneğin, hak sahibi, mülkün bakımı ve onarımı gibi sorumlulukları üstlenebilir.

Sükna Hakkı Nasıl Kurulur?

Sükna hakkının kurulması ve uygulanması Medeni Kanun tarafından düzenlenir. İşte sükna hakkının kurulmasıyla ilgili detaylar aşağıdaki gibidir;

  • Resmi Sözleşme Yoluyla:

Sükna hakkı, taraflar arasında yapılan resmi bir sözleşme ile kurulabilir. Bu sözleşme, bir tapu sicil memurluğunda resmi şekilde tesis edilmelidir.

Sözleşmede, hak sahibinin kim olduğu, hakkın konusu olan gayrimenkulün açık adresi ve sükna hakkının süresi gibi detaylar belirtilmelidir.

  • Vasiyetname İle Kurulması:

Bir kişi, vasiyetnamesi aracılığıyla mirasçılarına veya üçüncü şahıslara sükna hakkı bırakabilir.

Vasiyetname, miras bırakanın ölümünden sonra yürürlüğe girer ve sükna hakkı belirtilen kişilere geçer.

  • Mahkeme Kararı İle:

Bazı durumlarda, mahkeme kararı ile sükna hakkı kurulabilir. Özellikle boşanma veya miras davalarında bu tür bir düzenleme görülebilir.

Mahkeme, tarafların durumunu dikkate alarak, belirli bir kişiye gayrimenkul üzerinde oturma   hakkı tanıyabilir.

Oturma Hakkı Türleri

oturma hakkı, genellikle üç ana kategori altında incelenir: bağımsız, müşterek ve karışık oturma hakkı. Bu hakların her biri, farklı durumlar ve ihtiyaçlar için özelleşmiş özellikler taşır. İşte bu oturma hakkı türlerinin detayları:

  • Bağımsız Oturma Hakkı: Bağımsız oturma hakkı, hak sahibine, gayrimenkulün belirli bir kısmını özel olarak kullanma yetkisi verir. Bu türde, hak sahibi, gayrimenkulün belirli bir bölümünü, örneğin bir daireyi veya bir katı, diğer bölümlerden bağımsız olarak kullanabilir. Bağımsız oturma hakkı genellikle mülk sahibinin aile üyelerine verilir ve bu hak, genellikle mülkün bir bölümünün özel kullanımını kapsar.
  • Müşterek Oturma Hakkı: Müşterek oturma hakkı, birden fazla kişinin, gayrimenkulün tamamını veya belirli bir kısmını birlikte kullanma hakkına sahip olduğu durumları ifade eder. Bu türde, hak sahipleri, mülkün kullanımını ortaklaşa paylaşırlar. Müşterek oturma hakkı, genellikle kardeşler veya iş ortakları gibi birden fazla kişi arasında kurulan anlaşmalarla ortaya çıkar.
  • Karışık Oturma Hakkı: Karışık oturma hakkı, hem bağımsız hem de müşterek oturma haklarının özelliklerini bir araya getiren bir türdür. Bu durumda, bazı bölümler bağımsız olarak kullanılırken, diğer alanlar müşterek kullanıma açık olabilir. Örneğin, bir gayrimenkulün belirli katları veya odaları bağımsız oturma hakkına tabi olabilirken, bahçe veya ortak yaşam alanları müşterek kullanıma açık olabilir.

Her bir oturma hakkı türü, farklı ihtiyaç ve durumlara göre şekillendirilmiş olup, gayrimenkul sahipleri ve hak sahipleri için çeşitli avantajlar ve sorumluluklar içerir. Bu hakların anlaşılması ve doğru şekilde uygulanması, gayrimenkul hukuku ve aile hukukunda büyük önem taşır.

Sükna Hakkı İle Kira Arasındaki Fark

Sükna (oturma) hakkı ile kira arasındaki temel farklar, hukuki statülerinde, hakların süresinde ve mülkiyet üzerindeki etkilerinde yatmaktadır. Bu iki kavramı ayıran önemli noktaları detaylı bir şekilde açıklayalım:

  • Hukuki Statü ve Hakların Kaynağı: Sükna hakkı, genellikle bir mülkün sahibi tarafından verilen ve genellikle aile üyeleri gibi yakın ilişkiler içerisindeki kişilere tanınan kişisel bir haktır. Bu hak, genellikle miras yoluyla veya bir vasiyetname aracılığıyla verilir. Öte yandan, kira sözleşmesi, mülk sahibi (kiraya veren) ile kiracı (kiralayan) arasında yapılan bir anlaşmadır ve ticari bir işlem olarak görülür.
  • Süre ve Süreklilik: Sükna hakkı genellikle uzun vadeli veya ömür boyu kullanımı kapsar ve hak sahibinin ömrü boyunca devam eder. Buna karşılık, kira sözleşmeleri genellikle belirli bir süre için yapılır ve bu süre sonunda yenilenmesi gerekir.
  • Mülkiyet Üzerindeki Etki: Sükna hakkı sahibi, mülk üzerinde mülkiyet hakkına sahip değildir, yalnızca mülkü kullanma hakkına sahiptir. Bu hak, mülkün satılması veya devredilmesi durumunda da genellikle korunur. Kiracılar ise, kira sözleşmesinin şartlarına göre mülkü kullanır ve sözleşme süresi bittiğinde bu hak sona erer.
  • Mali Yükümlülükler: Sükna hakkı sahibi genellikle mülkün bakım ve onarım masraflarından sorumlu değildir, bu sorumluluk mülk sahibine aittir. Kiracılar ise kira ödemesi yapar ve sözleşmede belirtilen diğer yükümlülükleri (örneğin, küçük onarımlar) üstlenir.
  • Devredilebilirlik: Sükna hakkı devredilir mi sorusuna cevap olarak, sükna hakkı genellikle devredilemez bir haktır ve hak sahibinin ölümüyle sona erer. Ancak bazı durumlarda miras yoluyla geçebilir. Kiracının ise, kira sözleşmesini başka birine devretme hakkı olabilir, ancak bu genellikle kiraya verenin onayına bağlıdır.

Kısacası, sükna hakkı ve kira, hem hukuki statüleri hem de pratikte uygulanışları açısından önemli farklılıklar gösterir. Her ikisi de gayrimenkul kullanımıyla ilgili olsa da, hakların kaynağı, süresi, mülkiyet üzerindeki etkileri ve mali yükümlülükleri bakımından birbirinden ayrılır.

Sıkça Sorulan Sorular

Sükna Hakkı Nasıl Kaldırılır?

Sükna hakkı, hak sahibinin ölümü ile sona erebilir. Ayrıca, hak sahibi kendi isteğiyle bu hakkından feragat edebilir veya hakkın kullanımı ile ilgili yapılan bir anlaşmanın şartlarına uymadığı takdirde hak kaybedilebilir. Bunun dışında, mahkeme kararı ile de sükna hakkı kaldırılabilir, özellikle hak sahibinin hakkını kötüye kullandığı durumlarda da oturma hakkı kaldırılabilir.

Sükna Hakkı Mirasçılara Geçer Mi?

Sükna hakkı kişisel bir hak olduğu için miras yoluyla geçmez ve hak sahibinin ölümüyle sona erer. Ancak, mülk sahibi veya hak sahibi tarafından yapılan özel hukuki düzenlemelerle, bu hakkın belirli mirasçılara geçmesi mümkün kılınabilir.

Babadan Miras Kalan Evde Oturma Hakkı Var Mı?

Babadan miras kalan evde oturma hakkının var olup olmadığı, miras bırakanın vasiyeti ve miras hukuku çerçevesindeki düzenlemelere bağlıdır. Eğer babanız vasiyetinde belirli bir kişiye evde oturma hakkı tanıdıysa veya miras paylaşımında belirli bir kişiye bu hakkı özel olarak atfetti ise, o kişi oturma hakkına sahip olabilir.

Boşanma Sonrası Evde Oturma Hakkı Var Mı?

Boşanma sonrası evde oturma hakkı, boşanma davasının koşullarına ve mahkeme kararına bağlıdır. Genellikle, mahkeme boşanma sürecinde eşlerin her birinin yaşam koşullarını, çocukların varlığını ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak bu konuda bir karar verir. Çocukların velayeti alan ebeveynin, çocukların menfaatleri doğrultusunda evde oturma hakkına sahip olması yaygındır. Ancak, her boşanma davası benzersiz olduğu için, oturma hakkının kimde olacağına dair kararlar değişkenlik gösterebilir.

 

Sükna Hakkının tersine, kendi mülkü üzerindeki kullanım hakkının izinsiz veya hukuka aykırı bir şekilde başka bir kişi veya kuruluş tarafından kullanılması durumundan açılan Ecrimisil Davası ve daha fazla bilgi için Ecrimisil Nedir? başlıklı blog yazımızı inceleyebilirsiniz.

Bilgi Almak için formu doldurup gönderin, sizi arayalım!

ihtiyacınız

Bilgi almak için formu doldurup gönderin, sizi arayalım!

ihtiyacınız
Bilgi almak için formumuzu doldurun, sizi arayalım!